Genel bilgiler
Zatürre’ nin tıbbi adı pnömonidir. Bakteri , virüs , mantar tüberküloz basili gibi mikropların yol açtığı ve tedavi edilmeyince ölüme yol açabilen akciğerin enfeksiyon hastalığıdır. Özellikle çocuklarda, 65 yaş üstü kişilerde, sigara içenlerde, bağışıklığı baskılanmış kişilerde, kronik alkol alımı olanlarda, bakımevi, huzurevi gibi yerlerde yaşayanlarda ve kötü koşullarda çalışanlarda sık görülmektedir.
İki tür pnömoni vardır. Toplumda normal hayatta gelişen türü Toplum kökenli pnömoni ve hastanede herhangi bir nedenle yatarak tedavi görürken bağışıklık sisteminin zayıflaması ile hastanede ortaya çıkan türü olan hastanede gelişen pnömonidir. Ayrıca yoğun bakımlarda solunum makinasına uzun süre bağlı kalma sonucunda da ortaya çıkan ağır bir türü de vardır. Konumuz daha çok toplumda gelişen pnömoni( zatürre) lerdir.
Pnömoni İngiltere ve Amerika da enfeksiyona bağlı ölüm sebeplerinde 6. Sırada dır. Ülkemizde ise enfeksiyona bağlı ölüm nedenleri arasında % 4,2 ınsidansı ile 5. Sırada gelmektedir.
Ayaktan tedavi edilen pnömonilerde ölüm oranları yüzde 5 in altında iken yatarak tedavi de oran % 12 lere çıkmaktadır. Yoğun bakım yatışı gereken pnömonilerde ise oranlar değişiklik göstermekle beraber % 40 lara ulaşmaktadır.
Belirtileri
Ateş , öksürük, paslı veya pürülan (iltihaplı) balgam, göğüs ağrısı , göğüs yan ağrısı en sık belirtileri olmakla beraber, yaygın ağrı, halsizlik, kas eklem ağrıları , bulantı kusma , iştahsızlık ve çok önemli olan nefes darlığı gibi belirtileri de vardır.
Tanı nasıl konulur
İyi bir hasta anamnezi ( anlatısı), düzgün yapılmış bir fizik muayene ve basit bir akciğer filmi çoğu zaman tanı için yeterli olmaktadır.
Gerektiğinde kan tahlilleri , balgam tahlilleri, bilgisayarlı tomografi de tanıda kullanılmaktadır..İleri vakalarda endoskopik yöntem ( bronkoskopi) ve var ise akciğer zarında toplanmış olan sıvıdan alınan tetkiklerde tanı amaçlı tedaviyi yönlendirme ve iyileşmeye yardımcı olmada kullanılan ileri yöntemlerdir.
Tedavi
Hastalığı yapan ajana yönelik uygun, yeterli dozda ve sürede kullanılan antibiyotikler ile uygun sıvı alımı, ateş düşürücüler ve nefes açıcılar ile tedavi edilirler. Nedeni saptamak her zaman mümkün olmamakla beraber , belirtileri ve oluş şekilleri ile uzman hekimlerce uygun tedavi edilebilmektedir.
En önemli nokta mümkün olan en erken zamanda uygun antibiyotik tedaviye başlamak, iyileşmede ve ölüm oranlarını azaltmada en etkili yöntemdir.
İlk 72 saatte belirtilerin haiflemesi önemli olup. Tedavi genelde 7- 10 gün sürmektedir. Ancak bazı mnikrop türlerinde tedavi 14 gün ve bazan 21 gün de sürebilmektedir.
Korunma
Altta yatan kronik hastalıkların ( diyabet kalp hastalığı KOAH astım hiprtansiyon vb ) iyi tedavi ve takip edilmesi, iyi ve dengeli beslenme, hijyen kurallarına uyulması gerekir .
En önemli olan korunma yöntemi ise sigara ve alkol gibi alışkanlardan kurtulmaktır.
Ayrıca her yıl eylül – kasım ayları arasında yapılacak grip aşısı ve uygun kişilerin yaptıracağı zatürre aşısı da korunmada en etkili yöntemlerdendir.
Zatürre ( pnömoni ) aşısı ; kimlere
- 65 yaş ve üzeri
- Kronik akciğer hastalıkları (KOAH, bronşektazi, bronş astımı, kalp ve damar hastalığı)
- Şeker hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu, çeşitli hemoglobinopatileri olan ve bağışık sistemi baskılanmış kişiler
- Yüksek riskli hastalarla karşılaşma olasılığı olan hekim, hemşire ve yardımcı sağlık personeli
- Grip yönünden riskli şahıslar ile birlikte yaşayanlar (Altı aydan küçük bebekle yakın ve sürekli teması olanlar)
- Güvenlik görevlileri, itfaiyeciler gibi toplum hizmeti veren kişiler
- Grip sezonunda gebelik
Dikkat edilmesi gerekenler
Zatürre ani başlangıçlı olan ancak başlangıca göre daha yavaş iyileşen bir hastalık olmakla beraber antibiyotik tedavisine rağmen 72 saat sonunda ateş düşmemiş ise hekime tekrar müracaatı şarttır
Antibiyotiklerin zamanında ve dozunda içilmesi tedavinin olmazsa olmaz şartıdır.
Tedaviye yanıtı değerlendirmek için kontrol ve uygun aralıklarla akciğer film takibi gerekir.
Hastalığın iki haftadan daha fazla uzaması halınde hekiminiz ek testler yapmaya ihtiyaç duyabilir. .
Kaynaklar
1-Türk Toraks Derneği pnömoni çalışma grubu yayınları.
2-Türk Solunum Araştırmaları Derneği yayınları